Tam Versiyon: Hollanda Soybağı (Babalık) Davaları
Şu anda tam olmayan bir versiyonun içeriğine bakıyorsunuz. Tam versiyon'a bakınız.
[Resim: 717366835.jpg]

Hollanda'da Soybağı (Babalık) Davaları

Her çocuk bir anneden doğar. Çocuğun doğumundan itibaren annesi hukuken bellidir. Dolayısıyla anne (reşitse) çocuğun doğumundan itibaren otomatik olarak çocuğun velayetine sahiptir.

Bir erkekle çocuk arasındaki hukuki bağ, bir kadının çocukla bağı kadar açık değildir. Sadece çocuk bir evlilik süresinde doğarsa, erkekle çocuk arasında otomatik olarak hukuki bir bağ oluşur. Erkek hukuken çocuğun babasıdır ve velayetine sahiptir.

Bir çocuk evlilik dışı doğduğu zaman, erkek çocuğun otomatik olarak hukuki babası olmadığı gibi, çocuğun velayetine de sahip olmaz. Hukuki bir bağ, gebelik sırasında ya da doğumdan sonra oluşturulabilir.

Hukuki bağı elde etmenin çeşitli yolları vardır. Doğum öncesi tanıma veya soybağı tespiti yoluyla erkek ve çocuk arasında yasal bir bağ elde edilebilir. Her iki yöntemin de, çocuk ve erkek açısından çeşitli sonuçları vardır. Bu yöntemlerden birini seçmeden önce, sonuçları hakkında yeterince bilgilenmeniz önemlidir.

Ayrıca bir erkekle bir çocuk arasında mevcut olan yasal bağı sona erdirmek de mümkündür. Bir tanıma, mahkeme tarafından geçersiz kılınabilir ve erkeğin soybağı sıfatı, anne veya çocuğun talebi üzerine, mahkeme tarafından geçersiz kılınabilir.

Soybağı (Babalık) Prosedürleri
Eğer bir çocuk evlilik süresinde doğarsa, annenin eşi, çocuğun biyolojik babası olmasa dahi, yasa tarafından otomatikman baba olarak tanınır. Bu durumda her iki ebeveyn de çocuğun velayetine sahiptir.

Birçok çocuk evlilik dışı doğmaktadır. Bu durumda, doğum sırasında çocuğun yasal bir annesi vardır ama yasal bir babası yoktur. Babayla çocuk arasında yasal bir bağ oluşturmanın birkaç yolu vardır. Eğer anne izin verirse, baba çocuğu tanıyabilir ve çocuk üzerinde yetki sahibi olabilir. Bunun için mahkemede dava açmak gerekmez. Ancak annenin babaya izin vermemesi ya da babanın çocuğu tanımaması halinde ise, mahkemede dava açmak gerekecektir. Bunun için bir avukat tutmanız gerekir. Yasal bir bağ oluşturmak amacıyla ya da mevcut yasal bağları sona erdirmek için çeşitli davalar bulunmaktadır. Aşağıda farklı dava türleri yer almaktadır.

Çocuk tanıma için izin vekaleti
Tanımayı iptal ettirme
Soybağı tespiti
Soybağı reddi
Ortak veya tek başına velayet
Yukarıdaki davalardan birini açmak istediğiniz zaman, bir avukat tutmanız gerekir. Avukatlarımız size bu konuda yardımcı olabilirler.

1. Çocuk tanıma için izin vekaleti

Bir çocuğu tanımanız, çocuğun babası olduğunuzu belediyede resmi olarak tespit ettirmeniz anlamına gelir. Bir çocuğu tanıyan erkek, yasal olarak çocuğun ebeveyni haline gelir. Genellikle çocuğu tanıyan, biyolojik babasıdır. Fakat bu zorunlu değildir. Başka bir erkek de çocuğu tanıyabilir. Tanıma erkeğin sadece gönüllü olarak yapabileceği bir eylemdir. Elbette anne de bunu onaylamalıdır. Bu nedenle annenin tanıma için yazılı olarak izin vermesi gerekir.

Annenin, çocuğu tanımaya izin vermemesi halinde ve eğer çocuğun 16 yaşından küçük olması durumunda, baba (genelde biyolojik baba) belirli koşullarda mahkemeden çocuğu tanıması için izin vekaleti alır.

Sizin adınıza mahkemeye, çocuğun tanınması için izin vekaleti dilekçesi verilir. Mahkeme çocuğun tanınması için izin verirse, doğum belgesine çocuğun yasal babası olduğunuzu belirten bir belge eklenir. Dikkat: çocuğu tanıma, velayetini aldığınız anlamına gelmez. Çocuğunuzun velayetini almak için, başka bir işlem gerekir.

2. Tanımayı iptal ettirme

Bir erkek için, bir çocuğun tanınmasını mahkeme tarafından iptal ettirmek, sıkı koşullar altında mümkündür. Tanıma sadece erkek, çocuğun biyolojik babası değilse ve olayda hata, hile ya da koşulların kötüye kullanılması söz konusuysa, iptal ettirilebilir. Mahkemeye, tanımanın iptal edilmesi için bir dilekçe verilmelidir.

Tanımanın iptali, erkeğin hiçbir zaman çocuğun yasal babası olmadığı sonucuna yol açar. Tanımadan önceki duruma geri dönülmüş olur. Bu da örneğin, çocukların babalarının uyruğunu kaybetmeleri ve annelerinin uyruğunu korumaları anlamına gelebilir.

3. Soybağı tespiti

Bir çocuğun babası evlenmişse ve çocuğu tanıyamıyor ya da tanımayı reddediyorsa veya bu arada vefat ettiyse, anne ve çocuk mahkemeden babalığı tespit ettirmesini talep edebilirler.

Babalığın yasal tespiti, çocuğun doğum anına kadar geriye doğru gider. Çocuğun, doğum belgesi değiştirilerek, doğum belgesine tespit edilen babanın adı yazılır. Yani çocuğa yeni bir doğum belgesi düzenlenir.

Yasal soybağı tespitinin bir başka sonucu, çocuğun tespit edilen babayla bir aile hukuku ilişkisi kurmasıdır. Tespit edilen baba ayrıca çocuğun geçimini sağlamakla da yükümlü olur.

4. Babalığın reddi

Evlilik süresinde, annenin eşinden olmayan bir çocuk doğmuşsa, örneğin boşanma uzun sürdüğü için, eşin babalığı mahkeme tarafından reddedilebilir. Hem koca, hem anne ve hem de çocuk, babalığın reddi talebiyle mahkemeye başvurabilirler. Bunun sınırlı süreler içinde yapılması gerekir:

anne: çocuğun doğumundan sonraki bir yıl içinde;
erkek: muhtemelen çocuğun biyolojik babası olmadığını öğrendikten sonraki bir yıl içinde;
çocuk: erkeğin muhtemelen biyolojik babası olmadığını öğrendikten sonraki üç yıl içinde. Eğer çocuk bu gerçeği reşit olmadan önce öğrendiyse, reşit olduktan en çok üç sene sonrasına kadar red talebinde bulunabilir.

5. Ortak veya tek başına velayet

Çocuğun ya da fetüsün tanınması, babayı henüz çocuğun yasal temsilcisi yapmaz. Bunun için önce velayet başvurusu yapmalıdır. Velayet yetkisiyle baba, çocuğun eğitimi ve bakımı hakkında kararlar verebilir. Ayrıca çocuğunun sahip olduklarını yönetebilir ve imza atmak ya da yasal işlemleri yürütmek gibi konularda onun adına hareket edebilir.

Tek başına velayet

Bir evlilik süresi içinde doğan bir çocuğun ebeveynleri, otomatik olarak velayet sahibi olurlar. Velayeti ebeveynlerden birine vermeyi gerektiren özel bir durum olmadıkça, boşansalar bile, bu durum değişmez. Boşanmadan sonra ebeveynlerden biri mahkemeden, çocukların velayetini tek başına almayı talep edebilir.

Ortak velayet

Birbiriyle evlenmemiş ya da kayıtlı birliktelik yapmamış ebeveynler, bir avukata müdahalesi olmadan, velayeti ortak almayı mahkemeden talep edebilirler. Bunu yapmazlarsa, sadece anne çocuğun velayetine sahip olur. Eğer anne ortak velayet için izin vermeyi reddederse, çocuğun babası mahkemeden bu konuda bir karar vermesini talep edebilir.