Tam Versiyon: TÜRKİYE VE HOLLANDA TİCARİ İLİŞKİLERİNİN GEÇMİŞİ:
Şu anda tam olmayan bir versiyonun içeriğine bakıyorsunuz. Tam versiyon'a bakınız.
Türklerle Hollandalılar arasındaki ticari ilişkilerin geçmişi 400 yıl öncesine dayanır. 

“Kaptan Paşa” (Donanma Başkomutanı) tarafından çağrılan ilk Hollanda elçisi, 1612 yılında İstanbul’a gelmiştir. Osmanlı Hollanda ilişkilerinde başlıca konu ticarettir. Önceleri Hollandalı tüccarlar tarafından satın alınan başlıca ürünler Suriye ve İran’dan ipek, Asya’dan da baharat olmuştur.
 
17. yüzyılda da Türkiye Hollanda’ya angora yünü ve pamuk ihraç etmeye başlamış, Hollanda da buna karşılık İzmir ve İstanbul’a pamuklu ve yünlü kumaş göndermiştir. 19. yüzyılda tütün, Türkiye’den Hollanda’ya ihraç edilen en önemli tarım ürünü olmuştur.Çağdaş Türkiye ile Hollanda arasındaki ticari ilişkilerin güçlendirilmesi için 1934’te TürkHollanda Derneği kurulmuştur. Kuruluş anlaşması her iki ülkenin devlet başkanları, Cumhurbaşkanı Atatürk ve Kraliçe Wilhelmina tarafından imzalanmıştır. Bu olaydan önce 1930’da Hollanda’nın çok uluslu şirketi Philips, Türk Philips Ltd. olarak Türkiye’de etkinlik göstermeye başlamıştır.İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki ilk dönemde, iki ülke arasındaki ticaret hacmi düşük bir düzeyde kalmıştır. Ancak 1950’lerde Philips’ten sonra İngiliz Hollanda şirketi Unilever, Türkiye’de şube açan ve üretime başlayan ilk uluslararası şirketlerden biri olmuşturTürk ekonomisin 1980’li yılların başında dışa açılmasından sonra ikili ticaret artış göstermiştir. 1993’te yapılan karma komisyonlardaki geleneksel hükümetler arası ticaret görüşmelerinin yerini, her iki ülkenin özel sektörünün temsil ettiği Türk Hollanda İş Konseyi tarafından yapılan danışma toplantıları almıştır. 1996 yılında Avrupa Topluluğu ve Türkiye arasında imzalanan GB Anlaşması, sanayi ürünlerine uygulanan vergileri kaldırarak iki ülke arasındaki ticareti artırmıştır.Trakya Kalkınma Ajansı5
 
Hollandalılar, Hollandalıları Tanıyalım;
- İngilizceye son derece hakimdirler. Ticaret yaptıkları ülkenin dilini konuşabiliyorlarsa, o dilde konuşmaya özen gösterirler.
- Karşısındakini sözlü olarak ikna yetenekleri yazma yeteneklerinden daha güçlüdür.
- Randevularına son derece sadıktırlar. Zamanı iyi kullanmaya özen gösterirler.
- Güvenilirdirler.
- Görüşmelerde ünvanlarının sorulmasını uygun bulmazlar.
- İş çevresi (businessman group) giyimine son derece önem verirler.
- Diğer Avrupalılara göre daha esnek ve daha az hiyerarşiktirler.
- Görüşmelere oldukça donanımlı hazırlanırlar, önceden oldukça detaylı araştırma yaparlar. Her zaman gelişmelere göre, bir kaç olasılık planları hazırdır. Uzlaşmacı yapıya sahiptirler ve sonuç odaklı çalışırlar.
- Politik davranmalarına rağmen isteklerini direkt söylerler, karşısındakine nazik, ünvanlarıyla resmi hitaplarda bulunurlar.
- Pazarlıkta çok iyilerdir. Avrupa ülkelerine göre pazarlama konusunda en iyi onlardır.
- Türk yemeklerini severler. Genelde her ülkenin yemeklerine meraklıdırlar.
- Önyargılıdırlar.
- Türklere göre daha kuralcıdırlar.
- İşle ilgili olarak mesai saati dışında ya da hafta sonları telefonla aranmaktan hoşlanmazlar.
- Mümkün olduğunca kredi kullanmaktan yana değildirler, tasarruflarınla yatırım yapmayı tercih ederler.
- Fazla detaycıdırlar. Çok fazla soru sorarlar.
- Özgüvenleri oldukça gelişmiştir. Bireysel davranmayı severler.
- İşle ilgili görüşmelerde, kararların alınmasında orta derecedeki yöneticiler (manager)de yetkilendirilmiştir. Onların verdiği sözler de bağlayıcıdır.6
- Yatırım kararı alırlarken uzun bir araştırma sürecine ihtiyaç duyarlar, bu süre bir yıla kadar sarkabilir.
- Karşısındakinin beden diline çok dikkat ederler.
- Hayır dedikten sonra onları ikna etmek zordur.
- Kitap okumayı çok severler, yanlarında her zaman bir kitap bulundururlar.
- Yakınlarıyla selamlaşmalarında 3 kez yanaktan öperler ya da omuzlarından silkelerler.
- Aylık kazançlarını asla söylemezler, bu konuda soru sorulmasını istemezler.
- İşadamları, sözleşme sonrası asla tekrardan müzakereye girmezler. Sözleşme son noktadır.
- Hediye almak normaldir (kitap, şarap, çiçek vb..).
- Sadece akşamları sıcak yemek yerler (et, sebze, patates püresi vb.).