SAĞLIK KÖŞESİ ANNE & ÇOCUK SAĞLIĞI Hamileliğinizin ilk üç ayında röntgen çektirmeyin

Hamileliğinizin ilk üç ayında röntgen çektirmeyin

Hamileliğinizin ilk üç ayında röntgen çektirmeyin

 
  • 0 Oy - 0 Ortalama
 
fikriye
Çalışkan Üye
101
23-04-2014:22:19
#1
Uzmanlar hamileliğin ilk üç ayında röntgen çektirmemelerini istiyor.Bunun nedeni löseminin gelişmesinde risk faktörleri arasında gösterilmektedir.Löseminin tam olarak nedeni bilinmemektedir.Gebeliğin ilk üç ayında röntgen çektirilmesinin çocuklarda halk arasında kan kanseri olarak bilinen löseminin gelişmesinde önemli bir risk faktörü olduğu bildirildi.

Löseminin vücuttaki kanser önleyici veya kanser yapıcı genlerdeki bazı bozukluklar sonucu ortaya çıktığını anlatan Sipahi anormal hücrelerin kontrolsüz şekilde çoğalarak diğer organlara yayılıyor.

Halsizlik iştahsızlık zayıflama solukluk kemik ağrısı baş ağrısı kusma düşmeyen ateş deride morluklar veya küçük kırmızı kanama odakları burun ve diş etlerinden kanama karın ağrısı karında şişlik karaciğer ve dalakta büyüme lenf bezlerinde büyüme kol ve bacak ağrılarının hastalığın önde gelen belirtileri olduğunu ve löseminin tedavi edilmediği takdirde ölümle sonuçlanabildiğini vurguladı.

Löseminin çocukluk çağı kanserlerinin yüzde 35'ini oluşturuyor, genellikle akut lösemilerin çocuklarda kronik lösemilerin ise yetişkinlerde görülüyori.

"Akut lenfoblastik lösemi 15 yaş altındaki çocuklarda gözlenen lösemilerin yüzde 80'ini oluşturmaktadır. Akut myeloblastik lösemi de 15 yaş üzerindeki lösemilerin yüzde 80'inden ve 15 yaş altındaki lösemilerin yüzde 20'sinden sorumludur" .

* Genlerdeki bozulma

Löseminin kesin olarak nedeninin bilinmediğini ancak genetik bir hastalık olduğunu genlerdeki bazı bozukluklar sonucu ortaya çıkıyor.

"Bu bozulmayı kolaylaştıran bazı faktörler vardır. Bunlar arasında atom bombası patlaması nükleer reaktör kazaları bazı virüsler bazı kimyasal maddeler benzin petrol ürünleri ve bazı genetik hastalıklar sayılabilir. Lösemi oluşması ile yiyecekler arasında bu güne kadar kesin olarak gösterilebilmiş bir ilişki yoktur. Ancak annenin gebeliğinde sigara alkol ve uyuşturucu kullanma gibi kötü alışkanlıklarının olması gebeliğin ilk üç ayında röntgen çektirmesi gibi durumlar lösemi gelişmesinde risk faktörleri olarak kabul edilmektedir. Gebeliğin ilk üç ayında röntgen çektirilmesi anne karnındaki bebek için risklidir. Çünkü anne karnındaki bebek hızlı bölünen hücreler nedeniyle radyasyona daha duyarlıdır. DNA kırıklarına bağlı olarak da lösemi gelişebilir. Ancak bunun bir dozu yok. Tamamen rastlantısal tek bir dozla da olabilir birçok dozla da..."

Röntgen çekildikten sonra hasarı tespit için yapılabilecek bir test bulunmadığına dikkati çekerek burada anne adayının röntgen ışınlarını direkt mi yoksa birinin yanında dururken mi aldığının önemli olduğunu söyledi.

Anne adayına röntgen ışınlarını hangi bölgeye aldığını ve kaç film çekildiği soruluyor. Buradan tahmini bir doz hesaplaması yapılıyor. Ona göre gebeliğin sonlandırılmasına karar veriliyor". Bu durumun en sık hamile olduğunu bilmeyenlerde görüldüğünü gebeliğin sonlandırılması oranının çok olmadığı "Bunlar basit röntgen filmleri için geçerli. Bilgisayarlı tomografi çekimi daha farklı olabilir. Karınla ilgili yapılan bilgisayarlı tomografide bir kadının aldığı doz çok fazla olduğu için gebelik sonlandırılabilir".

"Tedavi sürecinde yakın takip şart"

Çocukluk çağı akut lösemilerinin genellikle yüzde 75-80 oranında tedavi şansına sahip olduğuna ve bazı lösemi tiplerinde oranın yüzde 90'ın üzerine çıkabiliyor tedavinin ancak Çocuk Kan Hastalıkları bölümü bulunan tam donanımlı bir hastanede yapılabiliyor.

Hastaya öncelikle destek tedavisi ardından kansızlığına yönelik kırmızı kan hücreleri transfüzyonu enfeksiyonlara karşı antibiotik tedavisi veriliyor "Farklı tedavi protokolleri uygulanmaktadır ve tüm yöntemlerde lösemik hücrelerin ortadan kaldırılması hedeflenmektedir. Fakat bu hücreler yok edilirken kişinin kendi faydalı hücreleri de yok olmaktadır. Çocukların saçları dökülmekte ağızlarında bağırsaklarında yaralar açılmakta bulantı kusma halsizlik iştahsızlık olabilmektedir".

Yaklaşık üç yılı bulan tedavi sürecinde çocukların çok yakından takip edilmesi gerektiğini ifade etti. Radyoterapinin de bazı lösemi tiplerinde sinir sistemi beyin üreme organları tutulumu gibi kemik iliği dışındaki organların tutulumu olduğunda uygulanıyor çocukluk çağındaki hastalarda beyin tutulumu yoksa beyin-omurilik sıvısına çeşitli ilaçlar verilerek ışın tedavisine gerek kalmııyor.

Yoğun protokollere cevap vermeyen veya hastalığı nükseden kişilerde hastalarda kemik iliği naklinin önerildiğini belirterek "Ülkemizde de kemik iliği nakli başarıyla yapılmaktadır. Löseminin cinsine ve vericinin uygunluğuna göre değişmekle birlikte yüzde 40 ile yüzde 80 oranında başarı elde edilmektedir"
fikriye
23-04-2014:22:19 #1

Uzmanlar hamileliğin ilk üç ayında röntgen çektirmemelerini istiyor.Bunun nedeni löseminin gelişmesinde risk faktörleri arasında gösterilmektedir.Löseminin tam olarak nedeni bilinmemektedir.Gebeliğin ilk üç ayında röntgen çektirilmesinin çocuklarda halk arasında kan kanseri olarak bilinen löseminin gelişmesinde önemli bir risk faktörü olduğu bildirildi.

Löseminin vücuttaki kanser önleyici veya kanser yapıcı genlerdeki bazı bozukluklar sonucu ortaya çıktığını anlatan Sipahi anormal hücrelerin kontrolsüz şekilde çoğalarak diğer organlara yayılıyor.

Halsizlik iştahsızlık zayıflama solukluk kemik ağrısı baş ağrısı kusma düşmeyen ateş deride morluklar veya küçük kırmızı kanama odakları burun ve diş etlerinden kanama karın ağrısı karında şişlik karaciğer ve dalakta büyüme lenf bezlerinde büyüme kol ve bacak ağrılarının hastalığın önde gelen belirtileri olduğunu ve löseminin tedavi edilmediği takdirde ölümle sonuçlanabildiğini vurguladı.

Löseminin çocukluk çağı kanserlerinin yüzde 35'ini oluşturuyor, genellikle akut lösemilerin çocuklarda kronik lösemilerin ise yetişkinlerde görülüyori.

"Akut lenfoblastik lösemi 15 yaş altındaki çocuklarda gözlenen lösemilerin yüzde 80'ini oluşturmaktadır. Akut myeloblastik lösemi de 15 yaş üzerindeki lösemilerin yüzde 80'inden ve 15 yaş altındaki lösemilerin yüzde 20'sinden sorumludur" .

* Genlerdeki bozulma

Löseminin kesin olarak nedeninin bilinmediğini ancak genetik bir hastalık olduğunu genlerdeki bazı bozukluklar sonucu ortaya çıkıyor.

"Bu bozulmayı kolaylaştıran bazı faktörler vardır. Bunlar arasında atom bombası patlaması nükleer reaktör kazaları bazı virüsler bazı kimyasal maddeler benzin petrol ürünleri ve bazı genetik hastalıklar sayılabilir. Lösemi oluşması ile yiyecekler arasında bu güne kadar kesin olarak gösterilebilmiş bir ilişki yoktur. Ancak annenin gebeliğinde sigara alkol ve uyuşturucu kullanma gibi kötü alışkanlıklarının olması gebeliğin ilk üç ayında röntgen çektirmesi gibi durumlar lösemi gelişmesinde risk faktörleri olarak kabul edilmektedir. Gebeliğin ilk üç ayında röntgen çektirilmesi anne karnındaki bebek için risklidir. Çünkü anne karnındaki bebek hızlı bölünen hücreler nedeniyle radyasyona daha duyarlıdır. DNA kırıklarına bağlı olarak da lösemi gelişebilir. Ancak bunun bir dozu yok. Tamamen rastlantısal tek bir dozla da olabilir birçok dozla da..."

Röntgen çekildikten sonra hasarı tespit için yapılabilecek bir test bulunmadığına dikkati çekerek burada anne adayının röntgen ışınlarını direkt mi yoksa birinin yanında dururken mi aldığının önemli olduğunu söyledi.

Anne adayına röntgen ışınlarını hangi bölgeye aldığını ve kaç film çekildiği soruluyor. Buradan tahmini bir doz hesaplaması yapılıyor. Ona göre gebeliğin sonlandırılmasına karar veriliyor". Bu durumun en sık hamile olduğunu bilmeyenlerde görüldüğünü gebeliğin sonlandırılması oranının çok olmadığı "Bunlar basit röntgen filmleri için geçerli. Bilgisayarlı tomografi çekimi daha farklı olabilir. Karınla ilgili yapılan bilgisayarlı tomografide bir kadının aldığı doz çok fazla olduğu için gebelik sonlandırılabilir".

"Tedavi sürecinde yakın takip şart"

Çocukluk çağı akut lösemilerinin genellikle yüzde 75-80 oranında tedavi şansına sahip olduğuna ve bazı lösemi tiplerinde oranın yüzde 90'ın üzerine çıkabiliyor tedavinin ancak Çocuk Kan Hastalıkları bölümü bulunan tam donanımlı bir hastanede yapılabiliyor.

Hastaya öncelikle destek tedavisi ardından kansızlığına yönelik kırmızı kan hücreleri transfüzyonu enfeksiyonlara karşı antibiotik tedavisi veriliyor "Farklı tedavi protokolleri uygulanmaktadır ve tüm yöntemlerde lösemik hücrelerin ortadan kaldırılması hedeflenmektedir. Fakat bu hücreler yok edilirken kişinin kendi faydalı hücreleri de yok olmaktadır. Çocukların saçları dökülmekte ağızlarında bağırsaklarında yaralar açılmakta bulantı kusma halsizlik iştahsızlık olabilmektedir".

Yaklaşık üç yılı bulan tedavi sürecinde çocukların çok yakından takip edilmesi gerektiğini ifade etti. Radyoterapinin de bazı lösemi tiplerinde sinir sistemi beyin üreme organları tutulumu gibi kemik iliği dışındaki organların tutulumu olduğunda uygulanıyor çocukluk çağındaki hastalarda beyin tutulumu yoksa beyin-omurilik sıvısına çeşitli ilaçlar verilerek ışın tedavisine gerek kalmııyor.

Yoğun protokollere cevap vermeyen veya hastalığı nükseden kişilerde hastalarda kemik iliği naklinin önerildiğini belirterek "Ülkemizde de kemik iliği nakli başarıyla yapılmaktadır. Löseminin cinsine ve vericinin uygunluğuna göre değişmekle birlikte yüzde 40 ile yüzde 80 oranında başarı elde edilmektedir"

 
  • 0 Oy - 0 Ortalama
Bu konuyu görüntüleyen kullanıcı(lar):
 1 Ziyaretçi
Bu konuyu görüntüleyen kullanıcı(lar):
 1 Ziyaretçi