KONU ÖTESİ « ÖTEKİ KONULAR METAFİZİK ARAŞTIRMALAR Muska dan uzak durun!

Muska dan uzak durun!

Muska dan uzak durun!

 
  • 0 Oy - 0 Ortalama
 
138
28-05-2020:22:24
#1
Kardeşlerim, bu aralar herkes, hepimiz hoca, herkes ilim sahibi olduğumuzun zannına kapildiği bir ahir zamanda yasadığımız malum. Bu makalemi aynı zamanda bir özelestiri olarakta özetlemek istedim… Hepimizin her şeyi yada çok şeyi bildiğimizi zannetmemize, yanlışlara ve günahlara düşmemize ve musallatlara kapı açmamıza sebep olan, elbetteki kendi ellerimizle yaptıklarımız ve işlediğimiz günahlarımızdır; Yani kendi amellerimizin bir neticesidir…

Tabiki bazı saptırmaları farkındalıkla, bilinçle yapanların veya bir çıkar, dunyevi bir gayesi ve beklentileri olanların sonunu tahmin etmeye gerek yok… Bilinçli olarak saptıran veya bir çıkar ve şahsi bir kariyer peşinde olanların ve insanları bir takım menfaatler için saptıranlarımızın yerinin cehennem olduğu hatırlatmanın fuzuliyeti nedeniyle izaha bile gerek yok…

Etrafta okadar çok ‘ilim sahibi’ olunca insanların kafalarının karışması, sapması ve saptırılmasında çok kolay ve kapsamlı oluyor… Bizati kendisi cinli olanlar, cinli insii olduğunu kabul edenler, hatta cinlere seytanlara arkadaşlarım, haşa şeytanlara kardeşlerim diyenler, cinlerle, seytanlarla birlikte çalışanlar seytanlara hizmet ettiğini söyleyen yada söylemeyen muskaci, tilsimci, falci, huddamci yani seytanin esirleri bizati kendileri şeytanlarla birlikte çalıştıklarını, kendilerininde bir cinni olduklarını itiraf etmelerine rağmen bu cinni insilerden hoca diye yardim isteyenler ve bekleyenler cok iyi düşünmelilerki; Hic bir şeytan ve cin bir ademogluna yardim etmez, bir ademogluna hayır hasanet , iyilik yapmaz. Şeytan cinler her ne yaparsada karşılıksız yapmaz! Size bir sey yapiyorma kendisi mutlaka sizden 10 kere 100 kere 1000…x… daha fazlasını hemde imanından alıyordur!

Bu dunyevi çıkarlar için cinlerin ve seytanin esiri olmuş ve kendilerinin tedavi ihtiyacı olan bu üfürükçülerden ve cinnilerden uzak duralım kardeşlerim. Kendisinin tedaviye ihtiyaci olan bir cinniye, cin dostuna, cinin arkadaşına insii kardeşine hoca diye giderseniz ve onun dediklerini yaparsaniz, sizde hic olmasa bile size bedeninize kendi etrafında bulunan cinleri musallat ederek içeridekileri bedeninizdeki musallatlari bir süreliğine sakinleştirip oyalayacaktır. Ama asla bedeni terk etmeyeceklerdir.

Havas konusunda uzun araştırmalar yapmış bir naciz ademoğlu olarak soylemek isterimki;  Musalatlarla çalışan huddamci hadimci insii cinlilerden hoca olamaz, o cinniler şifaya vesile olamazlar, çünkü kendileri cinni olduklari için, kendilerinin tevbeye ve tedaviye ihtiyaclari vardir. Huddamlari zannettikleri şeytan cinleri bilerek onlarla işbirliği yapan, hadimleri olduğunu idda eden seytan dostlarından ve Cinni falci, medyum muskaci ve tilsimcilardan uzak duralim kardeşlerim…

Bir diger konu; Birisi bir dua veya tevbe öneriyor 3 kere tekrar et diyor oburu 33 tekrar oda yetmez 3999 yap diyor… Yani sözde alimlerimizde anlatılmaz bir sekilde standart bozulmuş durumda. Standartlar ishal olmuş durumda maalesef… Hepimiz kafamiza göre atıyoruz  mazaallah…

Kardeslerim bu ilmin ölçüsü nedir? Benim söylediğim yada şu hoca, bu hoca, öteki hoca degil, sadece Kur’an olmalı kardeşlerim. Herhangi birimiz bir şeyi yapın diyorsak, hemen sorun delilin nedir? Kur’an da sünnette varmi? Veya Delil varmi diye delil sorulmalıdır!!!… Bu nedenle hepimizin her dediğini yapmayın, delil sorun! Kur’ani bir delile ayete dayanıyorsa o zaman eyvallah yapalım…

Herkes, hepimiz musallattan kurtulmak icin akla gelmedik önerilerde bile bulunuyor, şunu yap, yok bunu yap, yok şu kadar yap hepimiz otorite olmuş durumdayız maazallah…
Kardeşlerim bir diğer önemli ve imani bir konu varki;
Allaha verilen sözler, adak adama veya şunu yapacagim, bunu yapacagim, yok şu kadar öğrenci okutacağım, yok bu kadar fakir doyuracağım, yeni moda oldu, yok şu kadar ağaç dikeceğim, su kuyusu açtıracağım, yok seninki yetmez 3 yetmez 5 de yetmez 100 de yetmez şu kadar olsun diyenler çok tehlikeli veballi bir iş yapmaktadırlar…. Durduk yere sizleri Allah’a söz vermeye, pazarlık yapmaya, adak adamaya teşvik edenlerden sakinin!

Allah ile pazarlık yapmayalım, Rabbimizin bizim adaklarımıza vereceklerimize ihtiyacı yok… Durup dururken Allah’la pazarlık yapmanın, adak adamanin ve söz vermenin ve yerine getirmemenin şeytan cinlere ruhsat vereceğini bile bile Allah’a yeni sözler verin adak adayin, şunuda yapacagim bunuda yapacagim de diyenlerimizden uzak duralım. Çünkü Allaha söz vermenin, adak adamanin ve sonuçlarının vehametinin farkında olmadığımız ve bu ilim elbisesinin bazılarımıza çok çok bol geldiği ve içinde kaybolduğumuz aşikârdır.

Allah’im şunuda yapacagim, bunuda yapacagim de diyenler, Allah’a yeni sözler ver, dilek tut, sunuda ada,  bunada söz ver diyenler, ya cehaletten durumun farkında değiller ve sizleri durduk yere bir mecburiyetiniz olamadığı halde, sizleri adak adamaya Allaha söz vermeye teşvik edenler ne kadar büyük kebair bir günaha vesilesi olduğunun farkında bile olmayabilirler ama sadece ihlaslı bir kalp ile Allaha yapılan tevbe istigfar, hadd, kısas ve kefaretlerin yerine getirilmesi yeterliyken, birde durduk yere, bir farz, bir sünnet ve mecburiyet olmamasina rağmen, Allah’im sunuda yapacagim, bunuda yapacagim diye Allaha sürekli yeni sözler, dilekler, adaklar dilemeyin!!!

Rabbim cümlemizi halis olmayan amellerden uzaklaştırıp, doğruya ve hakikate ulaşmamızı cümlemize nasip eylesin insaallah.
DoğaötesiAraştırman
28-05-2020:22:24 #1

Kardeşlerim, bu aralar herkes, hepimiz hoca, herkes ilim sahibi olduğumuzun zannına kapildiği bir ahir zamanda yasadığımız malum. Bu makalemi aynı zamanda bir özelestiri olarakta özetlemek istedim… Hepimizin her şeyi yada çok şeyi bildiğimizi zannetmemize, yanlışlara ve günahlara düşmemize ve musallatlara kapı açmamıza sebep olan, elbetteki kendi ellerimizle yaptıklarımız ve işlediğimiz günahlarımızdır; Yani kendi amellerimizin bir neticesidir…

Tabiki bazı saptırmaları farkındalıkla, bilinçle yapanların veya bir çıkar, dunyevi bir gayesi ve beklentileri olanların sonunu tahmin etmeye gerek yok… Bilinçli olarak saptıran veya bir çıkar ve şahsi bir kariyer peşinde olanların ve insanları bir takım menfaatler için saptıranlarımızın yerinin cehennem olduğu hatırlatmanın fuzuliyeti nedeniyle izaha bile gerek yok…

Etrafta okadar çok ‘ilim sahibi’ olunca insanların kafalarının karışması, sapması ve saptırılmasında çok kolay ve kapsamlı oluyor… Bizati kendisi cinli olanlar, cinli insii olduğunu kabul edenler, hatta cinlere seytanlara arkadaşlarım, haşa şeytanlara kardeşlerim diyenler, cinlerle, seytanlarla birlikte çalışanlar seytanlara hizmet ettiğini söyleyen yada söylemeyen muskaci, tilsimci, falci, huddamci yani seytanin esirleri bizati kendileri şeytanlarla birlikte çalıştıklarını, kendilerininde bir cinni olduklarını itiraf etmelerine rağmen bu cinni insilerden hoca diye yardim isteyenler ve bekleyenler cok iyi düşünmelilerki; Hic bir şeytan ve cin bir ademogluna yardim etmez, bir ademogluna hayır hasanet , iyilik yapmaz. Şeytan cinler her ne yaparsada karşılıksız yapmaz! Size bir sey yapiyorma kendisi mutlaka sizden 10 kere 100 kere 1000…x… daha fazlasını hemde imanından alıyordur!

Bu dunyevi çıkarlar için cinlerin ve seytanin esiri olmuş ve kendilerinin tedavi ihtiyacı olan bu üfürükçülerden ve cinnilerden uzak duralım kardeşlerim. Kendisinin tedaviye ihtiyaci olan bir cinniye, cin dostuna, cinin arkadaşına insii kardeşine hoca diye giderseniz ve onun dediklerini yaparsaniz, sizde hic olmasa bile size bedeninize kendi etrafında bulunan cinleri musallat ederek içeridekileri bedeninizdeki musallatlari bir süreliğine sakinleştirip oyalayacaktır. Ama asla bedeni terk etmeyeceklerdir.

Havas konusunda uzun araştırmalar yapmış bir naciz ademoğlu olarak soylemek isterimki;  Musalatlarla çalışan huddamci hadimci insii cinlilerden hoca olamaz, o cinniler şifaya vesile olamazlar, çünkü kendileri cinni olduklari için, kendilerinin tevbeye ve tedaviye ihtiyaclari vardir. Huddamlari zannettikleri şeytan cinleri bilerek onlarla işbirliği yapan, hadimleri olduğunu idda eden seytan dostlarından ve Cinni falci, medyum muskaci ve tilsimcilardan uzak duralim kardeşlerim…

Bir diger konu; Birisi bir dua veya tevbe öneriyor 3 kere tekrar et diyor oburu 33 tekrar oda yetmez 3999 yap diyor… Yani sözde alimlerimizde anlatılmaz bir sekilde standart bozulmuş durumda. Standartlar ishal olmuş durumda maalesef… Hepimiz kafamiza göre atıyoruz  mazaallah…

Kardeslerim bu ilmin ölçüsü nedir? Benim söylediğim yada şu hoca, bu hoca, öteki hoca degil, sadece Kur’an olmalı kardeşlerim. Herhangi birimiz bir şeyi yapın diyorsak, hemen sorun delilin nedir? Kur’an da sünnette varmi? Veya Delil varmi diye delil sorulmalıdır!!!… Bu nedenle hepimizin her dediğini yapmayın, delil sorun! Kur’ani bir delile ayete dayanıyorsa o zaman eyvallah yapalım…

Herkes, hepimiz musallattan kurtulmak icin akla gelmedik önerilerde bile bulunuyor, şunu yap, yok bunu yap, yok şu kadar yap hepimiz otorite olmuş durumdayız maazallah…
Kardeşlerim bir diğer önemli ve imani bir konu varki;
Allaha verilen sözler, adak adama veya şunu yapacagim, bunu yapacagim, yok şu kadar öğrenci okutacağım, yok bu kadar fakir doyuracağım, yeni moda oldu, yok şu kadar ağaç dikeceğim, su kuyusu açtıracağım, yok seninki yetmez 3 yetmez 5 de yetmez 100 de yetmez şu kadar olsun diyenler çok tehlikeli veballi bir iş yapmaktadırlar…. Durduk yere sizleri Allah’a söz vermeye, pazarlık yapmaya, adak adamaya teşvik edenlerden sakinin!

Allah ile pazarlık yapmayalım, Rabbimizin bizim adaklarımıza vereceklerimize ihtiyacı yok… Durup dururken Allah’la pazarlık yapmanın, adak adamanin ve söz vermenin ve yerine getirmemenin şeytan cinlere ruhsat vereceğini bile bile Allah’a yeni sözler verin adak adayin, şunuda yapacagim bunuda yapacagim de diyenlerimizden uzak duralım. Çünkü Allaha söz vermenin, adak adamanin ve sonuçlarının vehametinin farkında olmadığımız ve bu ilim elbisesinin bazılarımıza çok çok bol geldiği ve içinde kaybolduğumuz aşikârdır.

Allah’im şunuda yapacagim, bunuda yapacagim de diyenler, Allah’a yeni sözler ver, dilek tut, sunuda ada,  bunada söz ver diyenler, ya cehaletten durumun farkında değiller ve sizleri durduk yere bir mecburiyetiniz olamadığı halde, sizleri adak adamaya Allaha söz vermeye teşvik edenler ne kadar büyük kebair bir günaha vesilesi olduğunun farkında bile olmayabilirler ama sadece ihlaslı bir kalp ile Allaha yapılan tevbe istigfar, hadd, kısas ve kefaretlerin yerine getirilmesi yeterliyken, birde durduk yere, bir farz, bir sünnet ve mecburiyet olmamasina rağmen, Allah’im sunuda yapacagim, bunuda yapacagim diye Allaha sürekli yeni sözler, dilekler, adaklar dilemeyin!!!

Rabbim cümlemizi halis olmayan amellerden uzaklaştırıp, doğruya ve hakikate ulaşmamızı cümlemize nasip eylesin insaallah.

 
  • 0 Oy - 0 Ortalama
Bu konuyu görüntüleyen kullanıcı(lar):
 1 Ziyaretçi
Bu konuyu görüntüleyen kullanıcı(lar):
 1 Ziyaretçi