HOLLANDALI GURBETÇİLER / HOLLANDALI TÜRKLER NL « VERGİ YASALARI TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE HOLLANDA KRALLIĞI ARASINDA ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA E

TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE HOLLANDA KRALLIĞI ARASINDA ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA E

TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE HOLLANDA KRALLIĞI ARASINDA ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA E

 
  • 0 Oy - 0 Ortalama
 
Administrator
Administrator
317
09-05-2020:19:41
#1
TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE HOLLANDA KRALLIĞI ARASINDA ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA ENGEL OLMA ANLAŞMASI: - 2 -



Madde 22
DİĞER GELİRLER
1. Devletlerden birinin bir mukiminin, nerede doğarsa doğsun, bu Anlaşmanın daha önceki maddelerinde ele alınmayan gelir unsurları, yalnızca bu Devlette vergilendirilebilecektir.
2. 6 ncı Maddenin 2 nci fıkrasında tanımlanan gayrimenkul varlıklardan elde edilen gelir hariç olmak üzere, Devletlerden birinin bir mukiminin diğer Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette veya bir sabit yer vasıtasıyla serbest meslek faaliyetinde bulunması ve sözkonusu işyeri ya da sabit yer ile geliri doğuran hak veya varlık arasında önemli bir bağ olması halinde, bu gelire 1 inci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda olayına göre, 7 nci veya 14 üncü madde hükümleri uygulanacaktır.


BÖLÜM IV
ÇİFTE VERGİLENDİRMENİN ÖNLENMESİ
Madde 23
ÇİFTE VERGİLENDİRMENİN ÖNLENMESİ
 
1. Türkiye mukimleri için çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde giderilecektir:
a) Bir Türkiye mukimi, b) bendinde kavrananlar hariç olmak üzere, bu Anlaşma hükümlere göre Hollanda’da vergilendirilebilen bir gelir unsuru elde ettiğinde Türkiye, bu geliri vergiden muaf tutacaktır. Ancak Türkiye, bu kişinin geriye kalan gelirine ilişkin vergiyi hesaplarken, muaf tutulan gelir sanki vergiden muaf değilmiş gibi bir vergi oranı uygulayabilir. Temettüler için bu bendin bundan önceki hükmü Hollanda mukimi bir şirketin en az yüzde 10 sermayesini doğrudan doğruya elinde bulunduran bir Türkiye mukimine uygulanacaktır.
b) Hollanda’da bu Anlaşma hükümleri uyarınca ödenen vergi, yabancı vergilerin mahsubuna ilişkin Türk vergi mevzuatı hükümlerine göre aşağıda sayılan gelirler üzerinden Türkiye’de alınan vergilere mahsup edilecektir.
i) a) bendinde yazılı olmayan temettüler;
ii) Faizler;
iii) Gayrimaddi hak bedelleri;
iv) 13 üncü Maddenin 5 inci fıkrası gereğince, Hollanda’da vergilendirilen sermaye değer artış kazançları.
Bununla beraber bu mahsup, Hollanda’da vergilendirilebilen gelir için Türkiye’de mahsupdan önce hesaplanan vergi miktarını aşmayacaktır.
c) Bu fıkranın amaçları yönünden Hollanda’da gelir üzerinden ödenen vergiler belirlenirken, Hollanda Yatırım Hesapları Kanununda (Wet Investeringsrekening) bahsedilen yatırım primleri ve hibeleri ve yatırım yapmama ödemeleri dikkate alınmayacaktır. Bu paragrafın amaçları yönünden, 2 nci maddenin 3 üncü fıkrasının b) bendinde ve 4 üncü fıkrasında belirtilen vergiler, gelir üzerinden alınan vergiler olarak kabul edilecektir.
2. Hollanda mukimleri için çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde giderilecektir:

a) Hollanda, mukimlerini vergilerken, sözkonusu vergilerin üzerinden hesaplandığı vergi matrahına, bu Anlaşma hükümlerine göre Türkiye’de vergilendirilebilen gelir unsurlarını dahil edebilir.
b) Bununla beraber, bir Hollanda mukimi bu Anlaşmanın 6 ncı Maddesine, 7 nci Maddesine, 10 uncu Maddesinin 6 ncı fıkrasına, 11 inci Maddesinin 6 ncı fıkrasına, 12 inci Maddesinin 5 inci fıkrasına, 13 üncü Maddesinin 1 ve 2 inci fıkralarına, 14 üncü Maddesine , 15 inci Maddesinin 1 inci fıkrasına, 16 ncı Maddesine, 18 inci Maddesinin 3 üncü fıkrasına, 19 uncu Maddesine ve 22 inci Maddesinin 2 nci fıkrasına göre Türkiye’de vergilendirilebilen gelir unsurları elde ettiğinde ve bu gelir unsurların a) bendinde bahsedilen matraha dahil ettiğinde, Hollanda, sözkonusu gelir unsurlarını vergiden indirim yaparak muafiyete tabi tutacaktır. Bu indirim, çifte vergilendirmenin önlenmesine ilişkin Hollanda mevzuatı hükümlerine uygunluk gösterecek bir şekilde hesaplanacaktır. Bu amaçla, bahsedilen gelir unsurlarının sözkonusu hükümlere göre Hollanda vergisinden muaf olan toplam gelir unsurlarına, dahil olduğu kabul edilecektir.
c) Bunun ötesinde Hollanda, bu Anlaşmanın 10 uncu Maddesinin 2 nci fıkrasına, 11 inci Maddesinin 2 nci fıkrasına, 12 nci Maddesinin 2 nci fıkrasına, 13 üncü Maddesinin 5 inci fıkrasına, 15 inci Maddesinin 3 üncü fıkrasına, 17 nci Maddesine ve 18 inci Maddesinin 2 nci fıkrasına göre Türkiye’de vergilendirilebilen gelir unsurları için, hesaplanan Hollanda vergisinden mahsuba müsaade edecektir; ancak bunun için, bu gelir unsurlarının a) bendinde bahsedilen matraha dahil edilmesi zorunludur. Mahsup edilecek miktar, bu gelir unsurları için Türkiye’de ödenen vergiye eşit olacaktır. Ancak bu mahsup, eğer bu şekilde matraha alınan gelir unsurları, çifte vergilendirmeyi önlemeye ilişkin Hollanda mevzuatı hükümlerine göre Hollanda vergisinden muaf tutulan gelir unsurlarından ibaret olsaydı, ne miktarda indirime müsaade edilecek idiyse, bu miktarı aşmayacaktır.
d) Türkiye’de yatırımları teşvik amacıyla tanınan vergi indirim, muafiyet ve istisnaları dolayısıyla, Türkiye’de mukim bir şirketin ödediği temettüler üzerinden, Türkiye’de doğan faiz üzerinden veya Türkiye’de elde edilen gayrimaddi hak bedeli üzerinden gerçekte alınan Türk vergisi, Türkiye’nin sırasıyla 10 uncu Maddenin 2 nci fıkrasının a) ve b) bentleri, 11 inci Maddenin 2 nci fıkrası ve 12 nci Maddenin 2 nci fıkrasına göre alabileceği vergiden daha düşük olursa, bu takdirde, sözkonusu temettü, faiz ve gayrimaddi hak bedelleri üzerinden Türkiye’de ödenen verginin, bahsedilen hükümlerde öngörülen oranlarda ödendiği kabul edilecektir. Bununla beraber, eğer Türk mevzuatına göre, daha önce bahsedilen temettü, faiz ve gayrimaddi hak bedellerine uygulanan genel vergi oranları, bu bentte bahsedilen vergi oranlarından daha aşağı düşürülürse, bu bendin amaçları yönünden bu düşük oranlar uygulanacaktır. Bu bent hükümleri, bu Anlaşmanın etkin hale geldiği tarihi takip eden on yıllık bir süre için uygulanacaktır. Bu süre, yetkili makamlar arasında karşılıklı anlaşmayla uzatılabilir.
3. Devletlerden birinin bir mukimi, 13 üncü Maddenin 6 ncı fıkrası gereğince diğer Devlette vergilendirilebilen bir sermaye değer artış kazancı elde ettiğinde, bu diğer Devlet sözkonusu kazanç üzerinden alacağı vergiden, sözkonusu kazanç için ilk bahsedilen Devlette alınan vergiye eşit bir miktarın mahsubuna müsaade edecektir.


BÖLÜM V
ÖZEL HÜKÜMLER
Madde 24
AYRIM YAPILMAMASI
1. Devletlerden birinin vatandaşları diğer Devlette o Devletin vatandaşlarının aynı koşullarda karşı karşıya kaldıkları veya kalabilecekleri vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya daha ağır vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır. Bu hüküm, 1 inci madde hükümlerine bakılmaksızın Devletlerden birinin veya her ikisinin de mukimi olmayan kişilere de uygulanacaktır.
2. 10 uncu maddenin 5 inci fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere, Devletlerden birinin bir teşebbüsünün diğer Devlette sahip olduğu bir işyeri, bu diğer Devletin aynı faaliyetleri yürüten bir teşebbüsüne göre daha az lehe bir vergilemeyle karşı karşıya kalmayacaktır.
3. Bu Anlaşmanın 9 uncu Maddesinin 1 inci fıkrası, 11 inci Maddesinin 8 inci fıkrası veya 12 inci Maddesinin 7 nci fıkrası hükümlerinin uygulanacağı haller hariç olmak üzere, Devletlerden birinin bir teşebbüsünün vergi matrahı belirlenirken, bu teşebbüsün diğer Devletin bir mukimine yaptığı faiz, gayrimaddi hak bedeli şeklindeki ödemelerle diğer ödemeler, bu ödemeler sanki ilk bahsedilen Devletin bir mukimine yapılmış gibi aynı şekilde indirilebilecektir.
4. Devletlerden birinin diğer Devletin bir veya bir kaç mukimi tarafından, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak, kısmen veya tamamen sermayesine sahip olunan veya kontrol edilen teşebbüsleri, ilk bahsedilen Devlette, benzeri teşebbüslerin tabi oldukları veya olabilecekleri vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya daha ağır vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır.
5. Bu Maddenin hükümleri, Devletlerden birinin kendi mukimlerine şahsi ve ailevi durumları dolayısıyla uyguladığı şahsi indirimleri, vergi ve matrah indirimlerini diğer Devlet mukimlerine de uygulama zorunda olduğu yönünde anlaşılmayacaktır.


Madde 25
KARŞILIKLI ANLAŞMA USULÜ
1. Devletlerden birinin bir kişisi, Devletlerden birinin veya her ikisinin işlemlerinin kendisi için bu Anlaşma hükümlerine uygun düşmeyen sonuçlar yarattığı veya yaratacağı kanaatine vardığında, bu Devletlerin milli mevzuatlarında öngörülen müracaat usulleriyle bağlı kalmaksızın, durumu mukimi olduğu Devletin yetkili makamına arzedebilir. Bu kişinin durumu 24 üncü Maddenin 1 inci fıkrasına uygun düşerse, o zaman vatandaşı olduğu Devletin yetkili makamına başvurabilir.
2. Sözkonusu yetkili makam, itirazı haklı bulmakla beraber kendisi tatminkar bir çözüme ulaşmadığı takdirde, bu Anlaşmaya ters düşen bir vergilemeyi önlemek amacıyla, diğer Devletin yetkili makamıyla karşılıklı anlaşmaya gayret sarfedecektir. Varılan anlaşma, Devletlerin iç mevzuatlarında yer alan süre kısıtlamalarına bakılmaksızın uygulanacaktır.
3. Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşmanın yorumundan veya uygulamasından kaynaklanan her türlü güçlüğü ve tereddütü karşılıklı anlaşmayla çözmek için gayret göstereceklerdir. Aynı zamanda, bu Anlaşmada çözüme kavuşturulamamış durumlardan kaynaklanan çifte vergilemenin ortadan kaldırılması için de birbirlerine danışabilir.
4. Devletlerin yetkili makamları, bundan önceki fıkralarda belirtilen hususlarda anlaşmaya varabilmek için birbirleriyle doğrudan doğruya haberleşebilirler.



Madde 26
BİLGİ DEĞİŞİMİ

1. Devletlerin yetkili makamları bu Anlaşma hükümlerinin yürütülmesi için gerekli olan bilgileri; bunun yanısıra, bu Anlaşmayla uyumsuzluk göstermediği sürece, bu Anlaşma kapsamına giren vergilerle ilgili iç mevzuat hükümlerinin yürütülmesi için gerekli olan bilgileri değişime tabi tutacaklardır. Bilgi değişimi 1 inci Maddeyle sınırlı değildir Devletlerden biri tarafından alınan her türlü bilgi, o Devletin kendi iç mevzuatı çerçevesinde elde ettiği bilgiler gibi gizli tutulacak ve yalnızca bu Anlaşmada belirtilen vergilerin tahakkuk veya tahsilleriyle veya cebri icra ya da cezasıyla veya bu hususlardaki şikayet ve itirazlara bakmakla görevli kişi veya makamlara, adli makamlar ve idari kuruluşlar dahil, verilebilecektir. Bu kişi veya makamlar sözkonusu bilgileri yalnızca yukarıda belirtilen amaçlar doğrultusunda kullanacaklardır.
2. 1 inci fıkra hükümleri, hiçbir surette Devletlerden birini:
a) Kendinin veya diğer Devletin mevzuatına veya idari alışkanlıklarına uymayacak idari önlemler alma;
b) Kendinin veya diğer Devletin mevzuatı veya normal idari işlemleri çerçevesinde elde edilemeyen bilgileri sunma;
c) Herhangi bir ticari, sınai, mesleki sırrı veya ticari işlemi aleni hale getiren bilgileri veya aleniyeti kamu düzenine aykırı düşen bilgileri verme;
yükümlülüğü altına sokacak şekilde yorumlanamaz.


Madde 27
DİPLOMASİ VE KONSOLOSLUK MEMURLARI
1. Bu Anlaşma hükümleri, diplomasi ve konsolosluk memurlarının devletler hukukunun genel kuralları ve özel anlaşma hükümleri uyarınca yararlandıkları mali ayrıcalıkları etkilemeyecektir. Bununla beraber bu Anlaşma, Devletlerden birinde bulunan ve o Devlet mukimlerinin gelir üzerinden ödenecek vergiler yönünden tabi oldukları mükellefiyetlere aynen tabi olmayan, uluslararası organizasyonlara, bunların organ ve memurlarına ve bir üçüncü Devletin diplomatik veya konsolosluk misyon üyelerine uygulanmayacaktır.
2. Bu Anlaşmanın amaçları yönünden, Devletlerden birinin diplomatik veya konsolosluk misyon üyesi olup, diğer Devlette veya bir üçüncü Devlette bulunan ve gönderen Devletin vatandaşı olan gerçek kişiler, eğer gönderen Devlet mukimlerinin gelir üzerinden ödenecek vergiler yönünden tabi oldukları mükellefiyetlere orada aynen tabi tutulurlarsa, bu taktirde gönderen Devletin mukimi kabul olunacaklardır.


Madde 28
HÜKÜMRANLIK GENİŞLEMESİ
1. Bu Anlaşma tümüyle veya gerekli görülebilecek değişikliklerle, bu Anlaşmanın uygulandığı vergilere önemli ölçüde benzer nitelikte vergiler alan ve Avrupa’da yer almayan, Hollanda Krallığı kısmına genişletilebilir. Böyle bir genişleme, diplomatik yollarla nota teatisiyle anlaşmaya bağlanan ve ayrıntıları belirtilen değişikliklere ve şartlara, yürürlükten kalkma şartları da dahil, tabi olacak ve sözkonusu tarihden itibaren hüküm ifade edecektir.
2. Aksine anlaşma olmadığı takdirde, bu Anlaşmanın yürürlükten kaldırılması, bu Anlaşmayı, bu Madde gereğince genişletildiği Hollanda Krallığı kısmı için de yürürlükten kaldırmayacaktır.


BÖLÜM VI
SON HÜKÜMLER
Madde 29
YÜRÜRLÜĞE GİRME
Bu Anlaşma, Hükümetlerin birbirine kendi Devletlerinde anayasal olarak gerekli işlemlerin tamamlandığını yazılı olarak bildirdikleri tarihlerden sonra geleni takip eden otuzuncu gün yürürlüğe girecek ve hükümleri, sonraki bildirimin alındığı takvim yılını takip eden takvim yılının 1 Ocak günü veya daha sonra başlayan vergilendirme yılları ve dönemleri için uygulanacaktır.


Madde 30
YÜRÜRLÜKTEN KALKMA
Bu Anlaşma, Akit Taraflardan biri tarafından feshedilinceye kadar yürürlükte kalacaktır. Taraflardan her biri bu Anlaşmayı, yürürlüğe girme tarihinden itibaren beş yıllık bir süre geçtikten sonra, her takvim yılının bitiminden en az altı ay önce diplomatik yollardan fesih ihbarnamesi vermek suretiyle feshedebilir. Bu durumda Anlaşma, fesih ihbarnamesinin verildiği takvim yılının sona ermesinden sonra başlayan vergilendirme yılları ve dönemleri için hüküm ifade etmeyecektir.

BU HUSUSLARI TEYİDEN, tam yetkili temsilcileri, bu Anlaşmayı imzaladılar.
Örnekler halinde Ankara’da 27 Mart 1986 tarihinde İngilizce dilinde düzenlenmiştir.



TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ADINA
HOLLANDA KRALLIĞI HÜKÜMETİ ADINA


PROTOKOL
Türkiye Cumhuriyeti ile Hollanda Krallığı arasında bugün akdedilen, gelir üzerinden alınan vergilerde çifte vergilendirmeyi önleme ve vergi kaçakçılığına engel olma Anlaşmasını imzalayan taraflar, aşağıdaki hükümlerin Anlaşmanın bir cüzünü oluşturduğu hususunda anlaşmışlardır.
I. 3, 4, 5 ve 7 nci Maddelere İlave
Türk Kurumlar Vergisi Kanununa göre kurum addedilen özel iş ortaklıklarının kazancı yalnızca Türkiye’de vergilendirilebilecektir. Bununla beraber, eğer sözkonusu iş ortaklığının faaliyetleri, 5 inci Maddenin 3 üncü fıkrası hükümlerinin öngördüğü şartlara uyum göstermezse, bu takdirde bu Anlaşmanın amaçları yönünden sözkonusu iş ortaklığının kurum statüsü dikkate alınmayacak ve bu iş ortaklağındaki Hollanda teşebbüsü, iş ortaklığı kazancındaki hissesi dolayısıyla ve aynı zamanda sözkonusu iş ortaklığı tarafından ödenen temettü payı dolayısıyla Türkiye’de vergilendirilmeyecektir.
II. 4 üncü Maddeye İlave
Bir geminin bordasında yaşayan ve her iki Devlette de gerçek bir ikametgah olmayan bir gerçek kişi, sözkonusu geminin kayıtlı olduğu limanın bulunduğu Devletin mukimi kabul edilecektir.
III. 5 inci Maddeye İlave
5 inci Maddenin 6 ncı fıkrası yönünden, bir bağımsız acentanın, bağımsız teşebbüsler arasında mutad olan çerçevede, namına mal veya ticari eşya tesliminde bulunduğu teşebbüsün sözkonusu mal veya ticari eşyalarını yalnızca stokda bulundurması dolayısıyla bağımsızlık niteliğini kaybetmeyeceği anlaşılmaktadır.
IV. 6 ncı Maddeye İlave
1) 6 ncı Maddenin 2 nci fıkrası yönünden, “her çeşit dalyanlar” teriminin Devletlerin kara suları dışındaki deniz balık avlama mahallerini kapsamına almadığı anlaşılmaktadır.
2. Gayrimenkul varlıklardan elde edilen gelirin 12 nci Maddede ele alınan gelir unsurlarını kapsamına almadığı anlaşılmaktadır.
V. 7 nci Maddeye İlave
1. 7 nci Maddenin 1 inci fıkrası yönünden, bir işyerinden yapılan mal veya ticari eşya satışının aynısı veya benzerinin gerçekleştirilmesinden veya diğer ticari faaliyetlerin aynısı veya benzerinin yürütülmesinden elde edilen kazanç, bu işyerine atfedilebilir. Ancak bunun için bu işleme, işyerinin bulunduğu Devlette vergiden kaçınma amacıyla başvurulduğunun kanıtlanması gerekir.
2. 7 nci maddenin 1 ve 2 nci fıkraları yönünden, Devletlerden birinin bir teşebbüsü diğer Devlette yeralan bir işyeri vasıtasıyla mal veya ticari eşya sattığında veya ticari faaliyette bulunduğunda, bu işyerinin kazancı, bu teşebbüsün elde ettiği toplam hasılat üzerinden belirlenmeyecek; fakat yalnız bu işyerinin, bu türden satış veya ticari faaliyete dayalı gerçek faaliyetlerinden kaynaklanan hasılata göre belirlenecektir. Özellikle sınai, ticari veya bilimsel teçhizat veya tesisler ile bayındırlık işlerine ilişkin araştırma, tedarik, montaj veya inşa mukavelelerinde, teşebbüs bir işyerine sahip olursa, sözkonusu işyerinin kazancı mukavelenin toplam tutarı üzerinden hesaplanmayacak; fakat işyerinin bulunduğu Devlette bu işyerinin fiilen yürüttüğü mukavele kısmı üzerinden hesaplanacaktır. Teşebbüsn genel merkezinin fiilen yürüttüğü mukavele kısmına ilişkin olan kazanç, yalnızca bu teşebbüsün mukim olduğu Devlette vergilendirilebilecektir.
3. 7 nci Maddenin 3 üncü fıkrası yönünden, bir işyerinin kazancı belirlenirken, teşebbüsün ana merkezinin veya yurt dışında bulunan diğer işyerlerinin zarar veya masraflarına kısmen veya tamamen katılmak üzere yapılan faiz, gayrimaddi hak bedeli, komisyon ödemelerinin veya diğer benzeri ödemelerin gider olarak indirilmesine müsaade edilmeyecektir. Bununla beraber, sözkonusu işyeri, Anlaşmanın 7’nci Maddesinin 3’üncü fıkrası çerçevesinde, amaçlarına uygun düşen faiz, gayrimaddi hak bedeli, komisyon niteliğindeki ödemeleri veya diğer benzeri ödemeleri (araştırma, geliştirme masrafları dahil) gider olarak indirebilir.
VI. 9 uncu Maddeye İlave
9 uncu Maddenin 1 inci fıkrası yönünden, bağımlı teşebbüslerin yönetim ve genel idare giderlerini, teknik ve ticari giderleri, araştırma ve geliştirme harcamalarını ve diğer benzeri harcamaları paylaştırmak için veya paylaştırmaya dayalı olarak yaptıkları maliyet paylaşımı anlaşmaları veya genel hizmet anlaşmaları gibi düzenlemelerin kendi başlarına sözkonusu fıkrada kasdedilen durumu oluşturmayacağı hususu anlaşılmaktadır.
VII. 10 uncu Maddeye İlave
10 uncu Maddenin 4 üncü fıkrası yönünden, Türkiye için temettülerin yatırım fonu ve yatırım ortaklıklarından elde edilen gelirleri de kapsayacağı anlaşılmaktadır.
VIII. 10,11, ve 12 nci Maddelere İlave
Kaynakta alınan vergi, 10, 11 ve 12 nci Madde hükümleri gereğince alınması gereken vergi miktarından fazla olduğunda, fazla verginin iadesine ilişkin müracaatlar vergiyi alan Devletin yetkili makamına, bu Devletin milli mevzuatında öngörülen süreler içinde yapılmalıdır.
IX. 10 ve 23 üncü Maddelere İlave
10 uncu Maddenin 2 nci fıkrasının a) bendi hükümlerinden sapma olarak, Hollanda Kurumlar Vergisi Kanunu ve ilerideki değişiklikler gereğince, Hollanda’da mukim bir şirket Türkiye’de mukim bir şirketten elde ettiği temettüler dolayısıyla Hollanda Kurumlar Vergisine tabi tutulmadığı sürece, sözkonusu bentte öngörülen oranlar aşağıdaki oranlara indirilecektir:
a)Türkiye’de mukim bir şirketin ödediği temettüler yönünden yüzde 10’a ve
b) Hollanda’da mukim bir şirketin ödediği temettüler yönünden yüzde 5’e.

Böyle bir durumda, 23 üncü Maddenin 2 nci fıkrasının d) bendi hükümleri de aynı şekilde uygulanacaktır.
X. 12 nci Maddeye İlave
Bağımsız faaliyetlerin icrası (hizmet tedarikleri dahil) dolayısıyla elde edilen menfaatlerin 12 nci Maddenin 4 üncü fıkrasındaki anlamda bir gayrimaddi hak bedeli olmadığı hususunda anlaşılmıştır.
XI. 12 ve 13 üncü Maddelere İlave
Bu Anlaşmanın 12 ve 13 üncü Maddeleri yönünden şu husus anlaşılmaktadır. 12 nci Maddenin 4 üncü fıkrasında belirtilen bir varlığın devri dolayısıyla yapılan ödemelere, bu ödemenin, sözkonusu varlığın gerçekten de devredildiği için yapıldığı ispat edilmedikçe 12 nci madde hükümleri uygulanacaktır. Bu husus ispat edilirse 13 üncü Madde hükümleri uygulanacaktır.
XII. 14 üncü Maddeye İlave
14 üncü Maddenin 3 üncü fıkrasının b) bendi yönünden, sözkonusu bentte öngörülen sürelerin uygulanmasında yalnızca bağlantılı faaliyetler dikkate alınacaktır. Bununla beraber, karakter itibariyle birbiriyle ilgisi olmayan faaliyetler, bağlantılı faaliyetler olarak kabul edilmeyecektir.
XIII. 16 ncı Maddeye İlave
Bir Hollanda şirketinin “bestuurder” veya “commissaris” inin, hissedarlar genel kurulunun veya sözkonusu şirketin bir başka yetkili makamının tayin ettiği ve şirketin genel yönetimiyle ve denetiminden sözkonusu kişiler olduğu anlaşılmaktadır.

XIV. 23 üncü Maddeye İlave
23 üncü Maddenin 1 inci fıkrasının a) bendi hükümlerinin temettüler yönünden uygulanmasına, yalnızca Hollanda Kurumlar Vergisi Kanunu ile buna ilişkin muhtemel değişiklik hükümleri, Hollanda’da mukim şirketlere, Türkiye’de mukim şirketlerden elde ettikleri temettüler için Hollanda Kurumlar Vergisi ödememe hakkını tanıdığı sürece devam edileceği anlaşılmaktadır.
XV. 24 üncü Maddeye İlave
24 üncü Maddenin 1 inci fıkrasında bahsedilen “aynı koşullarda” ifadesinden, olağan vergi kanunlarının ve düzenlemelerinin uygulanması açısından hukuken ve gerçekte önemli ölçüde benzer koşullarda yerleşik vergi mükelleflerinin (gerçek kişilerin, tüzel kişilerin, ortaklıklarının ve derneklerin) kasdedildiği anlaşılmaktadır.
Diğer hususların yanısıra bu husus, üçüncü bir Devlette mukim olan Devletlerden birinin vatandaşının diğer Devlette iş yapması halinde, üçüncü bir Devlette mukim olan diğer Devlet vatandaşlarının bu diğer Devlette iş yaparken tabi tutuldukları veya tabi tutulabilecekleri vergilemenin ve buna bağlı mükellefiyetlerin aynısına tabi tutulacakları anlamına gelmektedir.
XVI. 25 inci Maddeye İlave
25 inci Maddenin 2 nci fıkrasının Türkiye’deki uygulaması yönünden, vergi idaresi karşılıklı anlaşma sonucunu vergi mükellefine tebliğ ettikden sonra, vergi mükellefinin, sözkonusu karşılıklı anlaşmadan kaynaklanan vergi iadesini bir yıl içinde talep etmek durumunda olduğu anlaşılmaktadır.
XVII. 26 ncı Maddeye İlave
26 ncı Maddenin 1 inci fıkrası yönünden, Türkiye Cumhuriyeti 20 Nisan 1959 tarihli Adli Hususlarda Karşılıklı Yardımlaşmaya İlişkin Avrupa Sözleşmesine ait 17 Mart 1978 tarihli katma protokolu imzalamadığı sürece, 26 ncı Maddenin 1 inci fıkrası hükümlerinin cezalandırma için ihtiyaç duyulan bilgiler açısından çalışmayacağı anlaşılmaktadır.

BU HUSUSLARI TEYİDEN, tam yetkili temsilciler, bu Protokolu imzaladılar.
Örnekler halinde Ankara’da 27 Mart 1986 tarihinde İngilizce dilinde düzenlenmiştir.




TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ADINA
HOLLANDA KRALLIĞI HÜKÜMETİ ADINA
Administrator
09-05-2020:19:41 #1

TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLE HOLLANDA KRALLIĞI ARASINDA ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME VE VERGİ KAÇAKÇILIĞINA ENGEL OLMA ANLAŞMASI: - 2 -



Madde 22
DİĞER GELİRLER
1. Devletlerden birinin bir mukiminin, nerede doğarsa doğsun, bu Anlaşmanın daha önceki maddelerinde ele alınmayan gelir unsurları, yalnızca bu Devlette vergilendirilebilecektir.
2. 6 ncı Maddenin 2 nci fıkrasında tanımlanan gayrimenkul varlıklardan elde edilen gelir hariç olmak üzere, Devletlerden birinin bir mukiminin diğer Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette veya bir sabit yer vasıtasıyla serbest meslek faaliyetinde bulunması ve sözkonusu işyeri ya da sabit yer ile geliri doğuran hak veya varlık arasında önemli bir bağ olması halinde, bu gelire 1 inci fıkra hükümleri uygulanmayacaktır. Bu durumda olayına göre, 7 nci veya 14 üncü madde hükümleri uygulanacaktır.


BÖLÜM IV
ÇİFTE VERGİLENDİRMENİN ÖNLENMESİ
Madde 23
ÇİFTE VERGİLENDİRMENİN ÖNLENMESİ
 
1. Türkiye mukimleri için çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde giderilecektir:
a) Bir Türkiye mukimi, b) bendinde kavrananlar hariç olmak üzere, bu Anlaşma hükümlere göre Hollanda’da vergilendirilebilen bir gelir unsuru elde ettiğinde Türkiye, bu geliri vergiden muaf tutacaktır. Ancak Türkiye, bu kişinin geriye kalan gelirine ilişkin vergiyi hesaplarken, muaf tutulan gelir sanki vergiden muaf değilmiş gibi bir vergi oranı uygulayabilir. Temettüler için bu bendin bundan önceki hükmü Hollanda mukimi bir şirketin en az yüzde 10 sermayesini doğrudan doğruya elinde bulunduran bir Türkiye mukimine uygulanacaktır.
b) Hollanda’da bu Anlaşma hükümleri uyarınca ödenen vergi, yabancı vergilerin mahsubuna ilişkin Türk vergi mevzuatı hükümlerine göre aşağıda sayılan gelirler üzerinden Türkiye’de alınan vergilere mahsup edilecektir.
i) a) bendinde yazılı olmayan temettüler;
ii) Faizler;
iii) Gayrimaddi hak bedelleri;
iv) 13 üncü Maddenin 5 inci fıkrası gereğince, Hollanda’da vergilendirilen sermaye değer artış kazançları.
Bununla beraber bu mahsup, Hollanda’da vergilendirilebilen gelir için Türkiye’de mahsupdan önce hesaplanan vergi miktarını aşmayacaktır.
c) Bu fıkranın amaçları yönünden Hollanda’da gelir üzerinden ödenen vergiler belirlenirken, Hollanda Yatırım Hesapları Kanununda (Wet Investeringsrekening) bahsedilen yatırım primleri ve hibeleri ve yatırım yapmama ödemeleri dikkate alınmayacaktır. Bu paragrafın amaçları yönünden, 2 nci maddenin 3 üncü fıkrasının b) bendinde ve 4 üncü fıkrasında belirtilen vergiler, gelir üzerinden alınan vergiler olarak kabul edilecektir.
2. Hollanda mukimleri için çifte vergilendirme aşağıdaki şekilde giderilecektir:

a) Hollanda, mukimlerini vergilerken, sözkonusu vergilerin üzerinden hesaplandığı vergi matrahına, bu Anlaşma hükümlerine göre Türkiye’de vergilendirilebilen gelir unsurlarını dahil edebilir.
b) Bununla beraber, bir Hollanda mukimi bu Anlaşmanın 6 ncı Maddesine, 7 nci Maddesine, 10 uncu Maddesinin 6 ncı fıkrasına, 11 inci Maddesinin 6 ncı fıkrasına, 12 inci Maddesinin 5 inci fıkrasına, 13 üncü Maddesinin 1 ve 2 inci fıkralarına, 14 üncü Maddesine , 15 inci Maddesinin 1 inci fıkrasına, 16 ncı Maddesine, 18 inci Maddesinin 3 üncü fıkrasına, 19 uncu Maddesine ve 22 inci Maddesinin 2 nci fıkrasına göre Türkiye’de vergilendirilebilen gelir unsurları elde ettiğinde ve bu gelir unsurların a) bendinde bahsedilen matraha dahil ettiğinde, Hollanda, sözkonusu gelir unsurlarını vergiden indirim yaparak muafiyete tabi tutacaktır. Bu indirim, çifte vergilendirmenin önlenmesine ilişkin Hollanda mevzuatı hükümlerine uygunluk gösterecek bir şekilde hesaplanacaktır. Bu amaçla, bahsedilen gelir unsurlarının sözkonusu hükümlere göre Hollanda vergisinden muaf olan toplam gelir unsurlarına, dahil olduğu kabul edilecektir.
c) Bunun ötesinde Hollanda, bu Anlaşmanın 10 uncu Maddesinin 2 nci fıkrasına, 11 inci Maddesinin 2 nci fıkrasına, 12 nci Maddesinin 2 nci fıkrasına, 13 üncü Maddesinin 5 inci fıkrasına, 15 inci Maddesinin 3 üncü fıkrasına, 17 nci Maddesine ve 18 inci Maddesinin 2 nci fıkrasına göre Türkiye’de vergilendirilebilen gelir unsurları için, hesaplanan Hollanda vergisinden mahsuba müsaade edecektir; ancak bunun için, bu gelir unsurlarının a) bendinde bahsedilen matraha dahil edilmesi zorunludur. Mahsup edilecek miktar, bu gelir unsurları için Türkiye’de ödenen vergiye eşit olacaktır. Ancak bu mahsup, eğer bu şekilde matraha alınan gelir unsurları, çifte vergilendirmeyi önlemeye ilişkin Hollanda mevzuatı hükümlerine göre Hollanda vergisinden muaf tutulan gelir unsurlarından ibaret olsaydı, ne miktarda indirime müsaade edilecek idiyse, bu miktarı aşmayacaktır.
d) Türkiye’de yatırımları teşvik amacıyla tanınan vergi indirim, muafiyet ve istisnaları dolayısıyla, Türkiye’de mukim bir şirketin ödediği temettüler üzerinden, Türkiye’de doğan faiz üzerinden veya Türkiye’de elde edilen gayrimaddi hak bedeli üzerinden gerçekte alınan Türk vergisi, Türkiye’nin sırasıyla 10 uncu Maddenin 2 nci fıkrasının a) ve b) bentleri, 11 inci Maddenin 2 nci fıkrası ve 12 nci Maddenin 2 nci fıkrasına göre alabileceği vergiden daha düşük olursa, bu takdirde, sözkonusu temettü, faiz ve gayrimaddi hak bedelleri üzerinden Türkiye’de ödenen verginin, bahsedilen hükümlerde öngörülen oranlarda ödendiği kabul edilecektir. Bununla beraber, eğer Türk mevzuatına göre, daha önce bahsedilen temettü, faiz ve gayrimaddi hak bedellerine uygulanan genel vergi oranları, bu bentte bahsedilen vergi oranlarından daha aşağı düşürülürse, bu bendin amaçları yönünden bu düşük oranlar uygulanacaktır. Bu bent hükümleri, bu Anlaşmanın etkin hale geldiği tarihi takip eden on yıllık bir süre için uygulanacaktır. Bu süre, yetkili makamlar arasında karşılıklı anlaşmayla uzatılabilir.
3. Devletlerden birinin bir mukimi, 13 üncü Maddenin 6 ncı fıkrası gereğince diğer Devlette vergilendirilebilen bir sermaye değer artış kazancı elde ettiğinde, bu diğer Devlet sözkonusu kazanç üzerinden alacağı vergiden, sözkonusu kazanç için ilk bahsedilen Devlette alınan vergiye eşit bir miktarın mahsubuna müsaade edecektir.


BÖLÜM V
ÖZEL HÜKÜMLER
Madde 24
AYRIM YAPILMAMASI
1. Devletlerden birinin vatandaşları diğer Devlette o Devletin vatandaşlarının aynı koşullarda karşı karşıya kaldıkları veya kalabilecekleri vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya daha ağır vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır. Bu hüküm, 1 inci madde hükümlerine bakılmaksızın Devletlerden birinin veya her ikisinin de mukimi olmayan kişilere de uygulanacaktır.
2. 10 uncu maddenin 5 inci fıkrası hükümleri saklı kalmak üzere, Devletlerden birinin bir teşebbüsünün diğer Devlette sahip olduğu bir işyeri, bu diğer Devletin aynı faaliyetleri yürüten bir teşebbüsüne göre daha az lehe bir vergilemeyle karşı karşıya kalmayacaktır.
3. Bu Anlaşmanın 9 uncu Maddesinin 1 inci fıkrası, 11 inci Maddesinin 8 inci fıkrası veya 12 inci Maddesinin 7 nci fıkrası hükümlerinin uygulanacağı haller hariç olmak üzere, Devletlerden birinin bir teşebbüsünün vergi matrahı belirlenirken, bu teşebbüsün diğer Devletin bir mukimine yaptığı faiz, gayrimaddi hak bedeli şeklindeki ödemelerle diğer ödemeler, bu ödemeler sanki ilk bahsedilen Devletin bir mukimine yapılmış gibi aynı şekilde indirilebilecektir.
4. Devletlerden birinin diğer Devletin bir veya bir kaç mukimi tarafından, doğrudan doğruya veya dolaylı olarak, kısmen veya tamamen sermayesine sahip olunan veya kontrol edilen teşebbüsleri, ilk bahsedilen Devlette, benzeri teşebbüslerin tabi oldukları veya olabilecekleri vergilemeden ve buna bağlı mükellefiyetlerden değişik veya daha ağır vergilemeye ve buna bağlı mükellefiyetlere tabi tutulmayacaklardır.
5. Bu Maddenin hükümleri, Devletlerden birinin kendi mukimlerine şahsi ve ailevi durumları dolayısıyla uyguladığı şahsi indirimleri, vergi ve matrah indirimlerini diğer Devlet mukimlerine de uygulama zorunda olduğu yönünde anlaşılmayacaktır.


Madde 25
KARŞILIKLI ANLAŞMA USULÜ
1. Devletlerden birinin bir kişisi, Devletlerden birinin veya her ikisinin işlemlerinin kendisi için bu Anlaşma hükümlerine uygun düşmeyen sonuçlar yarattığı veya yaratacağı kanaatine vardığında, bu Devletlerin milli mevzuatlarında öngörülen müracaat usulleriyle bağlı kalmaksızın, durumu mukimi olduğu Devletin yetkili makamına arzedebilir. Bu kişinin durumu 24 üncü Maddenin 1 inci fıkrasına uygun düşerse, o zaman vatandaşı olduğu Devletin yetkili makamına başvurabilir.
2. Sözkonusu yetkili makam, itirazı haklı bulmakla beraber kendisi tatminkar bir çözüme ulaşmadığı takdirde, bu Anlaşmaya ters düşen bir vergilemeyi önlemek amacıyla, diğer Devletin yetkili makamıyla karşılıklı anlaşmaya gayret sarfedecektir. Varılan anlaşma, Devletlerin iç mevzuatlarında yer alan süre kısıtlamalarına bakılmaksızın uygulanacaktır.
3. Devletlerin yetkili makamları, bu Anlaşmanın yorumundan veya uygulamasından kaynaklanan her türlü güçlüğü ve tereddütü karşılıklı anlaşmayla çözmek için gayret göstereceklerdir. Aynı zamanda, bu Anlaşmada çözüme kavuşturulamamış durumlardan kaynaklanan çifte vergilemenin ortadan kaldırılması için de birbirlerine danışabilir.
4. Devletlerin yetkili makamları, bundan önceki fıkralarda belirtilen hususlarda anlaşmaya varabilmek için birbirleriyle doğrudan doğruya haberleşebilirler.



Madde 26
BİLGİ DEĞİŞİMİ

1. Devletlerin yetkili makamları bu Anlaşma hükümlerinin yürütülmesi için gerekli olan bilgileri; bunun yanısıra, bu Anlaşmayla uyumsuzluk göstermediği sürece, bu Anlaşma kapsamına giren vergilerle ilgili iç mevzuat hükümlerinin yürütülmesi için gerekli olan bilgileri değişime tabi tutacaklardır. Bilgi değişimi 1 inci Maddeyle sınırlı değildir Devletlerden biri tarafından alınan her türlü bilgi, o Devletin kendi iç mevzuatı çerçevesinde elde ettiği bilgiler gibi gizli tutulacak ve yalnızca bu Anlaşmada belirtilen vergilerin tahakkuk veya tahsilleriyle veya cebri icra ya da cezasıyla veya bu hususlardaki şikayet ve itirazlara bakmakla görevli kişi veya makamlara, adli makamlar ve idari kuruluşlar dahil, verilebilecektir. Bu kişi veya makamlar sözkonusu bilgileri yalnızca yukarıda belirtilen amaçlar doğrultusunda kullanacaklardır.
2. 1 inci fıkra hükümleri, hiçbir surette Devletlerden birini:
a) Kendinin veya diğer Devletin mevzuatına veya idari alışkanlıklarına uymayacak idari önlemler alma;
b) Kendinin veya diğer Devletin mevzuatı veya normal idari işlemleri çerçevesinde elde edilemeyen bilgileri sunma;
c) Herhangi bir ticari, sınai, mesleki sırrı veya ticari işlemi aleni hale getiren bilgileri veya aleniyeti kamu düzenine aykırı düşen bilgileri verme;
yükümlülüğü altına sokacak şekilde yorumlanamaz.


Madde 27
DİPLOMASİ VE KONSOLOSLUK MEMURLARI
1. Bu Anlaşma hükümleri, diplomasi ve konsolosluk memurlarının devletler hukukunun genel kuralları ve özel anlaşma hükümleri uyarınca yararlandıkları mali ayrıcalıkları etkilemeyecektir. Bununla beraber bu Anlaşma, Devletlerden birinde bulunan ve o Devlet mukimlerinin gelir üzerinden ödenecek vergiler yönünden tabi oldukları mükellefiyetlere aynen tabi olmayan, uluslararası organizasyonlara, bunların organ ve memurlarına ve bir üçüncü Devletin diplomatik veya konsolosluk misyon üyelerine uygulanmayacaktır.
2. Bu Anlaşmanın amaçları yönünden, Devletlerden birinin diplomatik veya konsolosluk misyon üyesi olup, diğer Devlette veya bir üçüncü Devlette bulunan ve gönderen Devletin vatandaşı olan gerçek kişiler, eğer gönderen Devlet mukimlerinin gelir üzerinden ödenecek vergiler yönünden tabi oldukları mükellefiyetlere orada aynen tabi tutulurlarsa, bu taktirde gönderen Devletin mukimi kabul olunacaklardır.


Madde 28
HÜKÜMRANLIK GENİŞLEMESİ
1. Bu Anlaşma tümüyle veya gerekli görülebilecek değişikliklerle, bu Anlaşmanın uygulandığı vergilere önemli ölçüde benzer nitelikte vergiler alan ve Avrupa’da yer almayan, Hollanda Krallığı kısmına genişletilebilir. Böyle bir genişleme, diplomatik yollarla nota teatisiyle anlaşmaya bağlanan ve ayrıntıları belirtilen değişikliklere ve şartlara, yürürlükten kalkma şartları da dahil, tabi olacak ve sözkonusu tarihden itibaren hüküm ifade edecektir.
2. Aksine anlaşma olmadığı takdirde, bu Anlaşmanın yürürlükten kaldırılması, bu Anlaşmayı, bu Madde gereğince genişletildiği Hollanda Krallığı kısmı için de yürürlükten kaldırmayacaktır.


BÖLÜM VI
SON HÜKÜMLER
Madde 29
YÜRÜRLÜĞE GİRME
Bu Anlaşma, Hükümetlerin birbirine kendi Devletlerinde anayasal olarak gerekli işlemlerin tamamlandığını yazılı olarak bildirdikleri tarihlerden sonra geleni takip eden otuzuncu gün yürürlüğe girecek ve hükümleri, sonraki bildirimin alındığı takvim yılını takip eden takvim yılının 1 Ocak günü veya daha sonra başlayan vergilendirme yılları ve dönemleri için uygulanacaktır.


Madde 30
YÜRÜRLÜKTEN KALKMA
Bu Anlaşma, Akit Taraflardan biri tarafından feshedilinceye kadar yürürlükte kalacaktır. Taraflardan her biri bu Anlaşmayı, yürürlüğe girme tarihinden itibaren beş yıllık bir süre geçtikten sonra, her takvim yılının bitiminden en az altı ay önce diplomatik yollardan fesih ihbarnamesi vermek suretiyle feshedebilir. Bu durumda Anlaşma, fesih ihbarnamesinin verildiği takvim yılının sona ermesinden sonra başlayan vergilendirme yılları ve dönemleri için hüküm ifade etmeyecektir.

BU HUSUSLARI TEYİDEN, tam yetkili temsilcileri, bu Anlaşmayı imzaladılar.
Örnekler halinde Ankara’da 27 Mart 1986 tarihinde İngilizce dilinde düzenlenmiştir.



TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ADINA
HOLLANDA KRALLIĞI HÜKÜMETİ ADINA


PROTOKOL
Türkiye Cumhuriyeti ile Hollanda Krallığı arasında bugün akdedilen, gelir üzerinden alınan vergilerde çifte vergilendirmeyi önleme ve vergi kaçakçılığına engel olma Anlaşmasını imzalayan taraflar, aşağıdaki hükümlerin Anlaşmanın bir cüzünü oluşturduğu hususunda anlaşmışlardır.
I. 3, 4, 5 ve 7 nci Maddelere İlave
Türk Kurumlar Vergisi Kanununa göre kurum addedilen özel iş ortaklıklarının kazancı yalnızca Türkiye’de vergilendirilebilecektir. Bununla beraber, eğer sözkonusu iş ortaklığının faaliyetleri, 5 inci Maddenin 3 üncü fıkrası hükümlerinin öngördüğü şartlara uyum göstermezse, bu takdirde bu Anlaşmanın amaçları yönünden sözkonusu iş ortaklığının kurum statüsü dikkate alınmayacak ve bu iş ortaklağındaki Hollanda teşebbüsü, iş ortaklığı kazancındaki hissesi dolayısıyla ve aynı zamanda sözkonusu iş ortaklığı tarafından ödenen temettü payı dolayısıyla Türkiye’de vergilendirilmeyecektir.
II. 4 üncü Maddeye İlave
Bir geminin bordasında yaşayan ve her iki Devlette de gerçek bir ikametgah olmayan bir gerçek kişi, sözkonusu geminin kayıtlı olduğu limanın bulunduğu Devletin mukimi kabul edilecektir.
III. 5 inci Maddeye İlave
5 inci Maddenin 6 ncı fıkrası yönünden, bir bağımsız acentanın, bağımsız teşebbüsler arasında mutad olan çerçevede, namına mal veya ticari eşya tesliminde bulunduğu teşebbüsün sözkonusu mal veya ticari eşyalarını yalnızca stokda bulundurması dolayısıyla bağımsızlık niteliğini kaybetmeyeceği anlaşılmaktadır.
IV. 6 ncı Maddeye İlave
1) 6 ncı Maddenin 2 nci fıkrası yönünden, “her çeşit dalyanlar” teriminin Devletlerin kara suları dışındaki deniz balık avlama mahallerini kapsamına almadığı anlaşılmaktadır.
2. Gayrimenkul varlıklardan elde edilen gelirin 12 nci Maddede ele alınan gelir unsurlarını kapsamına almadığı anlaşılmaktadır.
V. 7 nci Maddeye İlave
1. 7 nci Maddenin 1 inci fıkrası yönünden, bir işyerinden yapılan mal veya ticari eşya satışının aynısı veya benzerinin gerçekleştirilmesinden veya diğer ticari faaliyetlerin aynısı veya benzerinin yürütülmesinden elde edilen kazanç, bu işyerine atfedilebilir. Ancak bunun için bu işleme, işyerinin bulunduğu Devlette vergiden kaçınma amacıyla başvurulduğunun kanıtlanması gerekir.
2. 7 nci maddenin 1 ve 2 nci fıkraları yönünden, Devletlerden birinin bir teşebbüsü diğer Devlette yeralan bir işyeri vasıtasıyla mal veya ticari eşya sattığında veya ticari faaliyette bulunduğunda, bu işyerinin kazancı, bu teşebbüsün elde ettiği toplam hasılat üzerinden belirlenmeyecek; fakat yalnız bu işyerinin, bu türden satış veya ticari faaliyete dayalı gerçek faaliyetlerinden kaynaklanan hasılata göre belirlenecektir. Özellikle sınai, ticari veya bilimsel teçhizat veya tesisler ile bayındırlık işlerine ilişkin araştırma, tedarik, montaj veya inşa mukavelelerinde, teşebbüs bir işyerine sahip olursa, sözkonusu işyerinin kazancı mukavelenin toplam tutarı üzerinden hesaplanmayacak; fakat işyerinin bulunduğu Devlette bu işyerinin fiilen yürüttüğü mukavele kısmı üzerinden hesaplanacaktır. Teşebbüsn genel merkezinin fiilen yürüttüğü mukavele kısmına ilişkin olan kazanç, yalnızca bu teşebbüsün mukim olduğu Devlette vergilendirilebilecektir.
3. 7 nci Maddenin 3 üncü fıkrası yönünden, bir işyerinin kazancı belirlenirken, teşebbüsün ana merkezinin veya yurt dışında bulunan diğer işyerlerinin zarar veya masraflarına kısmen veya tamamen katılmak üzere yapılan faiz, gayrimaddi hak bedeli, komisyon ödemelerinin veya diğer benzeri ödemelerin gider olarak indirilmesine müsaade edilmeyecektir. Bununla beraber, sözkonusu işyeri, Anlaşmanın 7’nci Maddesinin 3’üncü fıkrası çerçevesinde, amaçlarına uygun düşen faiz, gayrimaddi hak bedeli, komisyon niteliğindeki ödemeleri veya diğer benzeri ödemeleri (araştırma, geliştirme masrafları dahil) gider olarak indirebilir.
VI. 9 uncu Maddeye İlave
9 uncu Maddenin 1 inci fıkrası yönünden, bağımlı teşebbüslerin yönetim ve genel idare giderlerini, teknik ve ticari giderleri, araştırma ve geliştirme harcamalarını ve diğer benzeri harcamaları paylaştırmak için veya paylaştırmaya dayalı olarak yaptıkları maliyet paylaşımı anlaşmaları veya genel hizmet anlaşmaları gibi düzenlemelerin kendi başlarına sözkonusu fıkrada kasdedilen durumu oluşturmayacağı hususu anlaşılmaktadır.
VII. 10 uncu Maddeye İlave
10 uncu Maddenin 4 üncü fıkrası yönünden, Türkiye için temettülerin yatırım fonu ve yatırım ortaklıklarından elde edilen gelirleri de kapsayacağı anlaşılmaktadır.
VIII. 10,11, ve 12 nci Maddelere İlave
Kaynakta alınan vergi, 10, 11 ve 12 nci Madde hükümleri gereğince alınması gereken vergi miktarından fazla olduğunda, fazla verginin iadesine ilişkin müracaatlar vergiyi alan Devletin yetkili makamına, bu Devletin milli mevzuatında öngörülen süreler içinde yapılmalıdır.
IX. 10 ve 23 üncü Maddelere İlave
10 uncu Maddenin 2 nci fıkrasının a) bendi hükümlerinden sapma olarak, Hollanda Kurumlar Vergisi Kanunu ve ilerideki değişiklikler gereğince, Hollanda’da mukim bir şirket Türkiye’de mukim bir şirketten elde ettiği temettüler dolayısıyla Hollanda Kurumlar Vergisine tabi tutulmadığı sürece, sözkonusu bentte öngörülen oranlar aşağıdaki oranlara indirilecektir:
a)Türkiye’de mukim bir şirketin ödediği temettüler yönünden yüzde 10’a ve
b) Hollanda’da mukim bir şirketin ödediği temettüler yönünden yüzde 5’e.

Böyle bir durumda, 23 üncü Maddenin 2 nci fıkrasının d) bendi hükümleri de aynı şekilde uygulanacaktır.
X. 12 nci Maddeye İlave
Bağımsız faaliyetlerin icrası (hizmet tedarikleri dahil) dolayısıyla elde edilen menfaatlerin 12 nci Maddenin 4 üncü fıkrasındaki anlamda bir gayrimaddi hak bedeli olmadığı hususunda anlaşılmıştır.
XI. 12 ve 13 üncü Maddelere İlave
Bu Anlaşmanın 12 ve 13 üncü Maddeleri yönünden şu husus anlaşılmaktadır. 12 nci Maddenin 4 üncü fıkrasında belirtilen bir varlığın devri dolayısıyla yapılan ödemelere, bu ödemenin, sözkonusu varlığın gerçekten de devredildiği için yapıldığı ispat edilmedikçe 12 nci madde hükümleri uygulanacaktır. Bu husus ispat edilirse 13 üncü Madde hükümleri uygulanacaktır.
XII. 14 üncü Maddeye İlave
14 üncü Maddenin 3 üncü fıkrasının b) bendi yönünden, sözkonusu bentte öngörülen sürelerin uygulanmasında yalnızca bağlantılı faaliyetler dikkate alınacaktır. Bununla beraber, karakter itibariyle birbiriyle ilgisi olmayan faaliyetler, bağlantılı faaliyetler olarak kabul edilmeyecektir.
XIII. 16 ncı Maddeye İlave
Bir Hollanda şirketinin “bestuurder” veya “commissaris” inin, hissedarlar genel kurulunun veya sözkonusu şirketin bir başka yetkili makamının tayin ettiği ve şirketin genel yönetimiyle ve denetiminden sözkonusu kişiler olduğu anlaşılmaktadır.

XIV. 23 üncü Maddeye İlave
23 üncü Maddenin 1 inci fıkrasının a) bendi hükümlerinin temettüler yönünden uygulanmasına, yalnızca Hollanda Kurumlar Vergisi Kanunu ile buna ilişkin muhtemel değişiklik hükümleri, Hollanda’da mukim şirketlere, Türkiye’de mukim şirketlerden elde ettikleri temettüler için Hollanda Kurumlar Vergisi ödememe hakkını tanıdığı sürece devam edileceği anlaşılmaktadır.
XV. 24 üncü Maddeye İlave
24 üncü Maddenin 1 inci fıkrasında bahsedilen “aynı koşullarda” ifadesinden, olağan vergi kanunlarının ve düzenlemelerinin uygulanması açısından hukuken ve gerçekte önemli ölçüde benzer koşullarda yerleşik vergi mükelleflerinin (gerçek kişilerin, tüzel kişilerin, ortaklıklarının ve derneklerin) kasdedildiği anlaşılmaktadır.
Diğer hususların yanısıra bu husus, üçüncü bir Devlette mukim olan Devletlerden birinin vatandaşının diğer Devlette iş yapması halinde, üçüncü bir Devlette mukim olan diğer Devlet vatandaşlarının bu diğer Devlette iş yaparken tabi tutuldukları veya tabi tutulabilecekleri vergilemenin ve buna bağlı mükellefiyetlerin aynısına tabi tutulacakları anlamına gelmektedir.
XVI. 25 inci Maddeye İlave
25 inci Maddenin 2 nci fıkrasının Türkiye’deki uygulaması yönünden, vergi idaresi karşılıklı anlaşma sonucunu vergi mükellefine tebliğ ettikden sonra, vergi mükellefinin, sözkonusu karşılıklı anlaşmadan kaynaklanan vergi iadesini bir yıl içinde talep etmek durumunda olduğu anlaşılmaktadır.
XVII. 26 ncı Maddeye İlave
26 ncı Maddenin 1 inci fıkrası yönünden, Türkiye Cumhuriyeti 20 Nisan 1959 tarihli Adli Hususlarda Karşılıklı Yardımlaşmaya İlişkin Avrupa Sözleşmesine ait 17 Mart 1978 tarihli katma protokolu imzalamadığı sürece, 26 ncı Maddenin 1 inci fıkrası hükümlerinin cezalandırma için ihtiyaç duyulan bilgiler açısından çalışmayacağı anlaşılmaktadır.

BU HUSUSLARI TEYİDEN, tam yetkili temsilciler, bu Protokolu imzaladılar.
Örnekler halinde Ankara’da 27 Mart 1986 tarihinde İngilizce dilinde düzenlenmiştir.




TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ADINA
HOLLANDA KRALLIĞI HÜKÜMETİ ADINA

 
  • 0 Oy - 0 Ortalama
Bu konuyu görüntüleyen kullanıcı(lar):
 1 Ziyaretçi
Bu konuyu görüntüleyen kullanıcı(lar):
 1 Ziyaretçi